Neden etrafımızda ya da vahşi yaşamda tank büyüklüğünde bir hamamböceği ordusu görmediğimizi hiç düşündünüz mü? Geçmişte kalan bazı acayip uzun çubuk böcekler hariç, böcekler tarih boyunca nispeten küçük kalma eğiliminde olmuştur. Peki ama bunun sebebi ne olabilir? Bir böceğin ne kadar büyümesi mümkün olabilir?
Antik geçmişte birçok böcek ve eklembacaklı günümüzde bildiklerimize göre daha büyüktü. Tüm zamanların en büyük böceği, yaklaşık 275 milyon yıl önce Permiyen döneminin sonlarında yaşayan bir yusufçuk olan Meganeuropsis Permiana’ydı. Bu yusufçukların kanat açıklığı yaklaşık 75 santimetre civarındaydı ve ağırlığı 450 gramdan fazlaydı. Atlas güveleri (Attacus atlas) gibi böcekler, 27 santimetre kanat açıklığı ile etkileyici boyutlara ulaşıyor olsalar da, bu uzak akrabalarıyla kıyaslanamayacakları kesin.
Modern böceklerin büyümek yerine neden küçüldüğünü bulmak, böceklerin neden belirli bir boyutun üzerinde büyüyemediğini anlamamıza da yardımcı olabilir.
Böcekler neden küçüktür?
Bir teori, böcek dış iskeletlerinin daha büyük bedenleri destekleyecek kadar güçlü olmadığı ve böcekler büyüdükçe dış iskeletlerinin mümkün olandan daha kalın hale gelmesi gerektiğidir. Denizdeki eklembacaklıların daha büyük olması bu teoriyi destekleyen örneklerden biridir. Denizde yaşayan canlılar, dış iskeletleri vücutlarının ağırlığını karada olduğu gibi desteklemek zorunda değildir. Ancak Arizona Eyalet Üniversitesi entomologu Dr. Jon Harrison‘ın 2012’de SciShow’a açıkladığı gibi, veriler bu teoriyi gerçek anlamda desteklemiyor. Daha büyük eklembacaklıların (karada), küçük eklembacaklılardan daha kalın dış iskeletleri yoktur ve teori doğruysa beklenilen şeyin bu olması gerekiyordu.
Başka bir teori, böceklerin nefes alma şeklinin, onların gerçekten büyük büyümelerini engellediğidir.
Bu teori, böceklerin insanlardan tamamen farklı bir şekilde nefes almasına dayanıyor. Vücutlarının yanlarında bir dizi delikler var ve sonra oksijen bu deliklerden içeri giriyor ve bir gaz olarak hava dolu tüplere gidiyor. Ve bu tüpler dallanan bir ağaç gibi dallanıyor ve çok küçük hale geliyor; bir mikron boyutuna kadar inebiliyor. Yani, gerçekten küçükler ve her hücreye yaklaşabiliyorlar.
Daha büyük böceklerle, hayvanları hayatta tutmak için trakeol olarak bilinen bu tüplerden yeterince oksijen almak mümkün olmayabilir. Harrison, “Bu fikir, Paleozoyik’in sonlarında, atmosferik oksijenin bugünün çok üzerine çıktığını gösteren jeologlardan yakın zamanda destek aldı. Şu anda, yüzde 21 oksijen, Geç Paleozoyik’te, yaklaşık yüzde 32 oksijen olduğunu düşünüyoruz. Ve bu, bugün sahip olduğumuzdan çok daha büyük böceklere sahip olduğumuz zamana denk geliyor. Ve bu, böcekleri küçük tutan şeyin oksijen iletimi olduğu ve atmosferdeki daha yüksek oksijenin onların büyümelerini sağlayabileceği fikrini bir nevi güçlendirdi” diyor.
Kısacası böceklerin neden küçük kaldığı ve çok fazla büyüyemediğinin cevabı, iki farklı teoriden birinde gizli olabilir gibi görünüyor. Ama halen kesin bir cevap vermek pek mümkün görünmüyor?